Bu dünyadan bir Metin And geçti. Onu anmak, anlamak ve aktarmak, kızı Esra And kadar biz
öğrencilerinin de görevi. Metin And’ı kendi öğrencilerimize aktararak, yaşatarak bir bilim
insanının ölümsüzlüğüne katkıda bulunmak bizim de borcumuzdur.
“Metin And’dan önce Metin And’dan sonra: Hangi türü, hangi dönemi olursa olsun
Türk tiyatrosu deyince bu konulara ilişkin değerlendirmeleri böyle ikiye ayırmak
gerekiyor: Anadolu kültürü, Anadolu insanının geleneksel ve gösterim niteliği taşıyan
dinsel ya da din dışı uygulamaları Onun araştırmalarıyla derinlik, kök, etkilenme ve
etkileme alanları kazanmış, modern tiyatromuz ise dönemine göre ayrıntılı sayılabilecek
biçimde ilk kez Onun tarafından ele alınmıştır.O, dünyaya ve bize ne olduğumuzu ve
neler yaptığımızı anlatmasıyla, heykeli dikilecekler arasında çoktan yer almıştır. James
George Frazer ve Johan Huizinga dünya için neyse Metin And da bizim için odur ve
“daima oyun her daim oyuncu” nitelemesi bu yüzden ona çok yakışmıştır.”